HORMONAL DENGESİZLİK

Hormonal dengesizlik günümüzde çok yaygın. O kadar yaygın ki kanıksanacak kadar. Yani artık çeşitli bölgelerde kist oluştuğunda, tiroitlerin yavaş çalışma belirtileri olduğunda, canı sürekli bir şeyler istediğinde veya şekerli şeyleri canı çektiğinde testlerde “normal” çıkıyor ve “bir şeyin yok herkeste biraz vardır bu gibi durumlar” deniyor. Peki gerçekten normal mi?

Uzun zamandır tamamen kronik hastalıklarla ilgileniyorum ve hemen hemen her kronik hastalığın altında hormonal dengesizliğin olduğunu söyleyebilirim. Kronik hastalık seviyesine gelmeden önce birçok insan bu belirtileri gösterir ama ısrarla “normal” olduğu vurgulanır, çünkü hem testlerde çıkmaz hem de gerçekten de çevresinde birçok kişide bunlar vardır. Yani toplumda artık “normal”leşmiştir.

 

“Peki testlerde çıkmıyorsa, alanında uzman doktor bunu göremiyorsa sen nerden biliyorsun?” diyebilirsiniz. Bu soruyu sormakta haklısınız. Ben de şöyle cevap vereyim: kan değerlerindeki normal sınırlar resmen belirli durumların hastalık salgını gibi algılanmaması ve bireylerin sakince güvenle eve dönmeleri için geniş tutulmuştur. Bu sınırlar gözlemsel çalışmalardan elde edilir. Bu çalışmalarda hata payı büyüktür, bu nedenle detay çalışmalarla desteklenene kadar güvenilmezdir. Ama bu detay çalışmalar da yapılmadan tüm dünyada kabul edilmiştir. Örneğin tiroit normal değerleri tiroitleri normal olmayan bireylerin sağlıklı sayılarak bir kümede toplanması sonrası elde edilir. Oysa tamamen sağlıklı olduğundan emin olunan bireylerden yola çıkılmalıydı. Veya insülin normal değerleri de çok çok geniş aralıkta tutulmuştur.

 

Durum böyle olunca ve etrafta çokça hormon bozucu da olunca, bu hormon bozucuların kanda rutin testlerde görülmemesi de buna eklenince birkaç istisna hariç neredeyse bütün klinisyenlerin gözünden kaçıyor bu hormonal dengesizlik.


Romatoidartrit, multiplSkleroz, PKOS, diyabet, Lupus, tiroit ilintili tüm hastalıklar, alerjiler, kilo verememe … Hepsinde bir hormonal dengesizlik var. Bizde hormonal dengesizlik var mı nereden bileceğiz?

İnsülin hormonu dengesizliği belirtileri: yemekten sonra yorgunluk, yemekten sonra tatlı isteği, açlığa tahammül edememe, sinirlenme, baş ağrısı veya titreme vb, kilo verememe…

Tiroit hormonu dengesizliği belirtileri: kilo verememe, fazla üşüme, saçlar ve cildin sert, kuru, dökülüyor olması, kaşların dış kısmının incelmesi, seste çatallaşma veya kısıklık, kabızlık, depresyon, ödem, düzensiz adet döngüsü

Cinsiyet hormonları dengesizliği belirtileri (kadınlar): Adet öncesi sendromlar, ağırlıkta aylık bazda dalgalanmalar, ödem, göğüslerde hassasiyet, kistler, doğum kontrol hapı kullanımı, adet öncesi migren, gece terlemeler, cinsel isteksizlik, yüzde tüylenme, kemik erimesi

Cinsiyet hormonları dengesizliği belirtileri (erkekler): cinsel isteksizlik, ereksiyon sorunları, yorgun veya enerjisizlik hissi, yüksek koelsterol, depresyon belirtileri, kemik erimesi

Hormonlarımızı dengeleyelim: Dengelemeye en kolay 2 hormondan başlayabiliriz: Kortizol ve İnsülin. Bunları düzeltirsek gerisi kolay

Kortizol için gerçekten meditasyona eğilin. Mesela oturun, hiçbir şey düşünmeyin sadece etraftan gelen kokuları, sesleri, rüzgarı vb hissedin (gözler kapalı).
En sevdiğiniz, sevebileceğiniz hayatın resmini çizin zihninizde hiiiiiç utanmadan sıkılmadan.
Bir hobi edinin kendinize, en saçma olanından. O konuda mükemmel işler çıkarın
Karşılıksız ve size iyi hissettiren bir iyilik yapın. İyi hissettirmeyeni yapmayın.
Teşekkür edin güneşe, toprağa, bedeninize, masum bakan köpeğe kediye, cıvıl cıvıl öten kuşa teşekkür edin.

İnsülin için:

  • Protein ağırlıklı beslenin

  • Sebzeleri ihmal etmeyin

  • Anitoksidan destekler alın

  • Aralıklı açlık yapın

  • Egzersiz yapın

  • Bol sıvı alın

  • Aç karna egzersiz yapın (en son bunu deneyin, vücudunuz hazır değilse zarar verebilir)

Bağırsaklarınıza yardım edin. Desteğinize ihtiyacı var. Her bir organınızla iletişime geçin, seni seviyorum deyin. Sizi duyacaklar ve iyileştiklerini hissedeceksiniz.

 

Sevgiler,

İlker PAZARBAŞI

Fonksiyonel Tıp Uzman Diyetisyen